Op.Dr. Nurettin Türktekin
Varikosel Tedavisi

Varikosel Tedavisi

Varikosel ve Erkek İnfertilitesi: Bilmeniz Gerekenler

Varikosel oluşumu birçok nedene bağlı olarak gelişebiliyor. En basit haliyle Varikosel, testis torbası içinde yer alan damaların şişmesidir. Her yaşta görülebilen bir rahatsızlık olarak tanımlanmaktadır. Ancak her zaman belirti göstermez. Bazı durumlarda ise ağrı, şişlik ve ağırlık olarak ortaya çıkabilir.

Varikosel genelde sol testis bölgesinde daha sık rastlanan bir durumdur. Nadiren her iki tarafta da ortaya çıkabilir. Vaktinde tedavi edilmediği durumlarda daha büyük sağlık sorunlarına yol açabilmektedir. Bu nedenle erken teşhis ve tedavi uygulamaları diğer birçok hastalıkta olduğu gibi varikosel rahatsızlığında da son derece önemlidir.

Varikosel Nedir?

Erkeklerde varikosel rahatsızlığı, testislerin etrafındaki damalarda genişlemeye ve şişmeye yol açan bir sağlık sorunudur. Testislere giden kan akışının bozulması ile üreme sorunlarına neden olabilir. Erkeklerde en yaygın görülen kısırlık nedenleri arasında da gösterilmektedir. Günümüzde her 10 erkekten 1’inde varikosel görülmektedir. Genelde ergenlik döneminde başlayarak ilerleyen yaşlarda daha belirgin düzeye gelebilmektedir.

Ağırlıklı olarak sol testislerde varikosel görülmektedir. Bunun temel nedeni ise sol testisin sağ testisten daha aşağı konumda olmasıdır. Sol testis, sağ testisten daha fazla kan basınca maruz kalarak buda varikosel oluşumunu tetikler. Genelde belirti vermez. Ancak zaman içinde ağrı ve şişlik sorunları ortaya çıkabilir. 

Varikosel Kaç Çeşittir?

Varikosel çeşitleri genelde üç grupta sınıflandırılmaktadır. Bunlar kısaca şöyledir:

1. Derece Varikosel: Zorlanma ve ıkınma sırasında elle muayene ile hissedilir.

2. Derece Varikosel: Zorlanma olmadan elle muayenede hissedilebilir.

3. Derece Varikosel: Dışardan bakıldığında bile kolayca fark edilir. Dinlenme sırasında bile görülebilir.

Primar varikosel, birincil bir nedene bağlı olarak ilişkilendirilmez. Genelde belirgin bir nedeni olmayan durumu ifade eder. Sol testiste görülür ve semptomları oldukça hafiftir. Sekonder varikosel ise başka bir tıbbi durumun sonucu olarak gelişir. Genelde bu tür altta yatan bir sağlık sorununa bağlı olarak gelişmektedir. Hastalığın durumunda ve atta yatan nedene bağlı olarak farklı tedaviler uygulanabilir.

Varikosel Belirtileri Nelerdir?

Varikosel belirtileri arasında zaman içinde birçok etki görülebilir. Genelde 1. derece varikosel belirti vermez. Ancak hastalığın ilerlediği durumlarda bazı belirtiler yoğun olarak ortaya çıkmaktadır. Testilere giden kan akışını bozan bir durum olarak ilerleyen dönemlerde ciddi rahatsızlıklar ortaya çıkabilmektedir.

Varikosel belirtilerinden bazıları ise kısaca şunlardır:

  • Testislerde ağrı ve şişlik,
  • Testislerde sıcaklık veya kaşıntı,
  • Bir testisin (genelde sol testis) diğerine göre daha büyük olması,
  • Testilerin sarkık olması,
  • Sıcak havalarda belirtilerde artış vb.

Varikosel birçok farklı hafif veya şiddetli ağrılar verebilir. Bazı durumlarda bu belirtiler görülmese de varikosel olabilir. Doğru teşhis ve tedavinin uygulanması için uzman görüşü alınması son derece önemlidir.  

Varikosel Neden Olur?

Varikosel nedenleri arasında birçok etken sayılabilir. Nedenleri günümüzde kesin olarak bilinmese de etkili olabileceği bazı durumlar mevcuttur. Çeşitli nedenlere bağlı olarak gelişen varikoselin oluşmasındaki temel unsur bulunarak buna uygun bir tedavi uygulanması da gerekebilir.

Varikosel nedenleri arasında başlıca şunlar ilk sırada sayılmaktadır:

  • Spermatik korddaki kan akışı ile ilgili bir sorunun ortaya çıkması.
  • Damar içindeki kanın basıncının artması.
  • Genetik faktörler vb.

Varikosel rahatsızlığının ortaya çıkmasına dair kesin bir neden yer almamaktadır. Ancak bu tür etkenler hastalığın ortaya çıkmasını tetikleyebilir. Genelde erkeklerde ergenlik döneminde ortaya çıkmaktadır. Normal şartlarda sol testis, sağ testise göre daha aşağıda durmaktadır. Sol testis toplar damarları üzerinde bulunduğu görülmektedir.  

Varikosel Kendiliğinden Geçer Mi?

Varikosel ilacı ya da diğer tedavi yöntemleri uygulanmadığında ilerleyen dönemde daha büyük sorunlara neden olabilir. Kendiliğinden geçen bir rahatsızlık değildir. Skrotum bölgesindeki testislerin etrafındaki damarların genişlemesi ve şişmesi durumunda ortaya çıkar ve bu damaların genişlemesi ve valf yetmezliği sorunu ise çoğu zaman kendiliğinden düzelmemektedir.

Hafif veya belirgin olmayan ve üreme ile ilgili sorun teşkil etmeyen durumlarda tedavi gerekmeyebilir. Tedavi seçenekleri arasında ise birçok farklı yöntem bulunuyor. Kendi kendine tedavisi mümkün olmayacağı için varikoselden şüphelendiğiniz durumlarda en kısa sürede uzman bir hekime başvurulması gerekecektir.

Varikosel Büyür Mü?

Varikosel boyut olarak zaman içinde gelişebilir. Ancak bu durum kişiden kişiye değişmektedir. Damaların içindeki kanın birikmesi ve damaların daha da genişlemesi sonucu ortaya çıkmaktadır. Zaman içinde bazı durumlarda büyüse de büyüme çok belirgin olmayabilir.

Testis çevresindeki damaların genişlemesi durumu olarak ifade edilen varikosel, testis boyutunun çok etkilenmesine bağlı olarak testesteron üretimi de etkilenmektedir. Varikosel olan bazı hastalarda büyüme görülürken bazılarında bu tip belirtiler olmayabilir.

Varikosel Normal Değerleri Nedir?

Varikosel değeri belirli kriterlere göre belirlenmiştir. Yapılacak testler ve muayene sonucunda varikosel normal değerinin üzerinde olan hastalar için uygun tedavilerin uygulanması gerekecektir.

Genel görüşe göre toplatıcı damar ağında 3 ya da 3’ten fazla sayıda veni incelenmekte ve veni çapının da 3 mm’den büyük ise varikosel tanısı konulabilmektedir. Ameliyat kararı verilmesi için tanı için yeterli boyut olarak genelde 3 mm ve fazlası kabul edilmektedir.

Varikosel Azospermi Yapar Mı?

Varikosel cerrahisi kapsamında uygun tedaviler yapılmadığında farklı sorunların ortaya çıkması da mümkündür. Bilindiği üzere azospermi, erkek üreme organlarında oluşan meninin içinde sperm hücresi bulunmama durumdur. Ancak varikosel sorunun azospermiye neden olduğuna dair kesin bir tanı bulunmamaktadır. Buna rağmen son yıllarda varikosel düzeltmesinin sperm çıkışını sağladığı bildirilmiştir.

Azospermi tıkanmaya bağlı olarak gelişebildiği için varikosel gibi rahatsızlıklar bu duruma belirli durumlarda yol açabilir. Genel çerçevede doğrudan bir ilişkisi olmasa da bazı hastalarda görülmesi mümkündür. Her iki rahatsızlıkta üreme sorunlarına yol açabileceği için erken dönem de tanı ve tedavilerin uygulaması şarttır.  

Varikosel Tedavisi Nasıl Yapılır?

Varikosel tedavisi hastaların genel sağlık durumuna, varikosel nedenlerine ve türüne göre değişecektir. Bu nedenle tek bir tedavi yönteminden bahsetmek mümkün değildir. İlk olarak hastaların belirli semptomları taşıyıp taşımadığı gözlemlenmeli ve kesin tanı konulmalıdır. Ardından uygun tedaviler belirlenir.

Genelde 3 mm’den fazlası cerrahi işlemler için yeterli görülmektedir. Cerrahi tedavi ve peruktan embolizasyonu şeklinde tanımlanmış tedavi uygulanabilir. Genelde günümüzde varikosel tedavisi için yaygın olarak varikosel ameliyatı uygulanmaktadır. Tedavi süreci tercih edilecek yöntemlere göre değişmektedir. Ameliyat süreci ise genelde başarılı şekilde tamamlanmaktadır.

Varikosel Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Varikosel ameliyatı kapsamında testislerin etrafındaki genişlemiş damarların düzeltilmesi sağlanır. Genelde kasık bölgesinden 2 cm’lik bir kesiden girilerek testis damalarına ulaşılmaktadır. Mikroskop altında genişlemiş toplardamarlar diğer damarlardan ayrılarak bağlanmaktadır. Her ne kadar detaylı işlem gerektirse de zor bir ameliyat olarak kabul edilmez. Cerrahi operasyonda ince damarlar ile uğraşıldığı için cerrahın uzmanlığı ve deneyimi son derece önemli bir konudur.

Açılacak küçük bir kesi sonrasında varikoselin neden olduğu genişlemiş damarlar incelenir. Damarların bağlanması ve kesilmesi işlemleri yapıldıktan sonra kesinin kapatılma aşmasına geçilir. Sonrasında ise iyileşme süreci başlayacaktır. Varikosel ameliyatı genelde birkaç saat içinde tamamlanmaktadır. Hastaların büyük oranda aynı gün veya bir sonraki gün taburcu edilmektedir. İyileşme süreci ise kişiden kişiye değişmektedir. Hastalar birkaç gün içinde genelde normal aktivitelerine dönebilmektedir.

Op. Dr. Nurettin Türktekin 12 yıllık IVF tecrübesi, hasta odaklı yaklaşımı ve ileri teknolojinin etkin kullanımına verdiği önem sayesinde birçok kişiyi tedavi etmiş ve başarılı sonuçlara imza atmıştır. İstanbul'un en iyi varikosel tedavisini almak için lütfen iletişim bilgilerimizden bize ulaşın.

deneme
deneme2
deneme3

YUMURTALIK KİSTİ (OVER KİSTİ) NEDİR?

 

Yumurtalık kistleri, yumurtalığın içinde görülen içi sıvı ile dolu kese veya keseciklerdir. Normalde her adet döneminde overler içinde yumurta hücresini taşıyan ve boyutları 3 cm'ye ulaşabilen folikül adı verilen kist oluşur. Sonra bu kist çatlar ve yumurta açığa çıkar. Gençlerde yumurtlama sorunu olan kızlarda çatlayamayan normal ya da fizyolojik folikül kistleri her ay büyüyerek 5-10 cm ye ulaşabildikleri gibi polikistik over diye adlandırdığımız küçük 0.5-1 cm boyutlarında dizi halinde çok sayıda görülebiliyor. Bu fonksiyonel olan kistlerin dışında iyi veya kötü huylu yumurtalık kistleri de her yaş grubunda görülebilmektedir.

En sık görülen fonksiyonel yumurtalık kistleri dışında kistler iyi veya kötü huylu tümöral kistler şeklinde olabilirler. Ayrıca enfeksiyon sonucunda apse şeklini almış kistler görülebilir ki bu duruma genellikle ağrı ve yüksek ateş eşlik eder.

SIKÇA SORULAN SORULAR

Varikosel erkekler arasında nispeten yaygındır. En sık 15 ila 25 yaş arasındaki kişilerde teşhis edilirler, ancak her yaşta ortaya çıkabilirler.

Tekrarlaması mümkün olmakla birlikte, başarılı bir tedaviden sonra görülmesi nadirdir. Durumu izlemek için bir alanında uzman bir doktorla irtibat halinde olmak önemlidir.

Varikoseller genellikle belirli bir nedene bağlı olmadan gelişir, bu nedenle önleme şansı sınırlıdır. Bununla birlikte, destekleyici iç çamaşırları giymek, uzun süre ayakta durmaktan imtina etmek veya ağır kaldırmaktan kaçınmak bu rahatsızlığın gelişmemesi konusunda yardımcı olabilir.

Copyright © 2024 Dr. Nurettin TÜRKTEKİN. All right reserved.
Design By