Tüp bebek tedavisi 1976 da ilk defa tüpleri tıkalı olan bir kadının çocuk sahibi olması için defalarca farklı denemeler sonunda başarılan yüzyılın en önemli gelişmelerinden biri olarak sayılmaktadır. Yıllar içinde çok önemli yeni teknikler ile giderek başarı oranı artmaktadır. Temel prensip kadın yumurtası ve erkeğe ait spermin laboratuvar şartlarında fertilizasyonunu sağlamak ve embriyo gelişim aşamalarını implantasyon yani anne rahmine tutunma aşamasına kadar gözlemlenmesine imkan vererek gebelik şansı en yüksek embriyoyu seçmemizi sağlar.
Laboratuvarda yapılan her bir müdahale geçen onca zaman içinde klinik gebelik oranlarını daha da yukarılara taşımak için titizlikle tetkik edilip pek çok ar-ge çalışmaları ile optimize edilmeye çalışılmaktadır. Öte yandan klinik tarafında hekimler onlarca ilaç ve kullanım protokolleri ile daha kaliteli yumurta elde etmek, spermin tedavi öncesi hazırlığı ile ilgili yeni alternatif tedaviler ve stratejiler üretmeye çalışmaktadırlar.
Kadın yumurtaları kadın henüz doğmadan Anne rahminde iken yaklaşık 2 milyon adet olarak oluşur ve her biri follikül adını verdiğimiz bir zarf içine yerleşir ve doğum sonrası uzun bir uyku döneminde kalır. Ergenlik dönemi ile başlayan ilk adet sonrasında her döngüde mevcuttaki toplam yumurta rezervinden yumurtalar giderek azalır ve rezerv belli bir sayının altına düşmesi ile menopoz dediğimiz süreç başlar. Bu rezerv her ay adet döngüsünde hormonların etkisi ile bir adet yumurtanın seçilmesi ve o yumurtanın çatlaması ile sonuçlanır. Tüp bebek tedavisinde amaç çoklu yumurta gelişimini sağlamak ve gebelik şansını artırmaktır. Bu sebeple hormonların kullanımı ile sistemin müsade ettiği tek follikül değil çoklu follikül gelişimi sağlanır. Yumurtlama dönemine yakın onlarca follikül gelişmiş olur ve olgunlaşma bulguları gözlenince çatlatıcı dediğimiz tetikleyici iğneyi takip eden 35-36 saat sonrası anestezi altında yumurta toplama işlemi yapılır. Ağrılı bir işlem olduğu için yumurta toplama işlemi anestezi altında yapılır ve hasta konforu artırılır. Bu anestezi şekli hastayı ilk yarım saatte ayağa kalkar hale, 1 saat sonrasında da taburcu olabilecek düzeyde bir uyanıklık ve bilinç haline getirebilir. Yumurta toplamayı takip eden bir kaç saat içinde elde edilen her bir oosit etrafını döşeyen hücrelerden ayıklanır ve artık mikro enjeksiyon için hazır hale gelmiştir. Bu sırada androloji tarafında spermler her laboratuvarın kendi standartları ölçüsünde mikroenjeksiyon hazırlığı içindedir. Mikroenjeksiyon işlemi tüp bebek tedavisindeki en önemli aşamadır. Mikroenjeksiyon teknik bir işlemdir. Kullanılan mikroskop, manüplatör ve tüm ekipman kalitesi ve birbiri ile uyumu ile embriyolog tecrübesi başarının tesis edilmesinde büyük öneme sahiptir. Yumurta hücresi işlemde iken dahi embriyolog işlem takip formuna her bir yumurta için kalite, olgunluk durumu ile ilgili küçük notlar alır ve günlük gözlemlerini her sabah yaptığı mikroskobik inceleme ile not alır. Böylelikle ilk andan itibaren son transfer aşamasına kadar gelişim kayıt altında tutulur. Hem tek tek her bir oosit ve embriyo gelişimi ve toplam kalite değerlendirilmesi yapılarak aslında hastanın genel durumu ve hatta hastanın yumurta toplama işlemi öncesi ilaç tedavisinin ne kadar etkin olduğu hakkında fikir sahibi olmamızı sağlar. Bu notlar aslında bir sonraki deneme ihtiyacı doğduğunda yeni tedavinin şekillenmesinde hekime yol gösterir.
Embriyo gelişimi süreci sonucunda elimizde gebelik potansiyeli yüksek olan embriyolar sınıflandırılır ve hastanın kliniğine göre taze transfer yapılır ya da donmuş embriyo transferi için dondurulurlar. Embriyo transferi yasal düzenlemeler ile belirli sınırlar içinde hasta yararı da göz önüne alınarak embriyolog, hasta ve hekim üçlüsü arasında konuşularak karar verilir. Embriyo transferi işlemi dakikalar içinde yapılan ağrısız bir işlemdir. Transferine karar verilen embriyo veya embriyolar özel bir transfer katateri ile embriyolog tarafından hekime iletilir ve ultrasonografi eşliğinde rahim içine transferi sağlanır.
Embriyo transferini takiben bir kaç gün sonra embriyo endometriyum diye adlandırılan rahimin iç yüzeyini döşeyen tabaka ile uyum içinde implantasyon yada tutunma dediğimiz bir sürece girer. İmplantasyon süreci pek çok ardışık olayın sağlıklı bir şekilde cereyan etmesi sonucu sağlıklı bir gebelik oluşabilir. Bu aşamadaki bazı aksaklıklar gebelik komplikasyonu ile sonuçlanabilir.
Son aşama ve en heyecanlı aşama embriyonun tutunduğunun anlaşıldığı kan testi aşamasıdır. Bu test sonucu gebeliğin tutunduğu anlaşılır ancak tek yada ikiz olduğu anlaşılamaz. Tek bir test sonucu bizim için yeterli olmamakta mutlaka 48 saat sonra yükselişin teyit edilmesi gerekir. 48 saat sonraki yükseliş olmaz ise veya yükseliş belli bir oranın altında olursa komplike bir gebelik, dış gebelik gibi sonuçlar açısından sıkı takip edilmelidir.
Henüz Yorum Yapılmamış